Talha KUTAY
İnsanın gelişim sürecinde önemli bir rolü olduğu kabul edilen spor eğitimi, bireyin hem fiziksel ve motor becerilerine hem de psiko-sosyal gelişimine katkı sağlamaktadır. Psiko-sosyal gelişimi etkileyen iki önemli parametre dikkat ve konsantrasyon olarak ifade edilmekte ve özellikle spor eğitimi için önemlilik arz etmektedir. Dikkat, bir amaca yönelik bilinçli, yoğun düzeyde algı ya da diğer unsurları devre dışı bırakıp bir konu, olay veya olgu üzerine odaklanma süreci olarak tanımlanmaktadır (Türker, 2022: 1492). Dikkatin maksimum düzeyde odaklanılmasıyla da konsantrasyon oluşmakta ve bireyin hem fizyolojik hem de psikolojik performansını en üst düzeyde kullanabileceği bilişsel güç olarak tanımlanmaktadır. Kısacası, dikkat konsantrasyonu tetiklemektedir. Her bireyde aynı seviyede ve sürede konsantrasyon oluşmamaktadır. Çünkü seviyesi ve süresi bireyin, yaşına, biyolojik özelliklerine ve sosyal çevresine göre farklılık göstermektedir.
Motor beceriler ve sportif performans üzerinde dikkat yetisinin önemli bir unsur olduğunu ve fiziksel aktivitelerin dikkati artırdığını ifade eden ve sporun hiperaktive bozukluğu (davranış eksikliği) bulunan bireylerde tedavi amaçlı uygulandığını raporlayan çalışmalar bulunmaktadır (Türker, 2022). Günlük yaşantımızda nasıl dikkat ve konsantrasyona ihtiyaç duyuyorsak, aynı şekilde, spor branşlarında da yüksek dikkat ve konsantrasyona ihtiyaç duyarız. Dikkati doğru uyarana yönlendirme ve odaklama yeteneği, sporda başarı için önemli bir kriterdir. Anlaşılacağı üzere spor ve dikkat arasında karşılıklı bir etki söz konusudur. Sporcunun, spor sırasında dikkatini yoğunlaştırması önemliyken, spor da aslında bu dikkatin yoğunlaştırılması konusunda sporcuya yardımcı olmaktadır.
Güç, kuvvet, denge, dayanıklılık, tepki, hız, esneklik, koordinasyon, vücut bütünlüğü, kaba ve ince motor beceriler gibi birden fazla fiziksel ve devinsel özelliğin senkronize biçimde birlikte kullanılmasını gerektiren yüksek düzeyde disiplinli ve olimpik bir spor türü olan okçulukta da dikkat ve konsantrasyon önemli rol oynamaktadır (Türker, 2022: 1493). Bu açıdan okçuluk sporu bireylerin fiziksel ve psiko-sosyal alanlardaki gelişimleriyle pozitif yönde ilişkilidir (Türker, 2020). Okçuluğun temel duruş pozisyonuyla başlayıp, son taşımayla tamamlanan ve 12 kesik hareketin bir araya getirilmesiyle oluşan seri ve karmaşık beceriler olduğu, ayrıca bu becerilerin elit düzeydeki sporcularda 20 saniye gibi oldukça kısa bir sürede gerçekleştirmesi göz önünde bulundurulduğunda; daha önce okçuluk sporuyla hiç ilgilenmemiş bireylerde okçuluğun dikkat ve konsantrasyon yetisini etkileyip etkilemeyeceği merak edilmektedir (Türker, 2022: 1494). Bu açıdan konu üzerine yapılan çalışmalar önemli sonuçlar ortaya çıkarmıştır.
Daha önce hiç okçuluk eğitimi almamış 46 lisans öğrencisini çalışması kapsamına dahil eden Türker (2022)’in çalışma sonuçlarına bakıldığında, 8 hafta uygulanan okçuluk eğitiminin öğrencilerde kavrama hızı ve dikkat yetisini %40.8 ve konsantrasyon yetisini ise %289.2 artırdığı görülmüştür. Çalışmanın sonuçları, golf, masa tenisi ve dart gibi diğer sporları ele alan çalışmalarla karşılaştırıldığında okçuluk sporunun dikkat ve konsantrasyonu daha fazla artırdığı anlaşılmıştır. Öğrencilerin ön test ölçümlerinde dikkat ve konsantrasyon düzeyi %76.9 kötü ve %23.1 vasat düzeyindeyken, okçuluk eğitimin tamamlanmasının ardından öğrencilerin %19.2’si çok iyi, %42.3’ü normal/iyi ve %30.8’inin vasat düzeyine yükseldiği görülmüştür. Ulukan ve Özdemir (2021) ise çalışmalarında, 14-20 yaş arası okçuların dikkat ve performanslarını incelemiştir. Çalışma kapsamına 347 kişiyi dahil etmişlerdir. 195 kişi klasik yay sporcusuyken, 152 kişi makaralı yay sporcusudur. 27 kişi milliyken, 320 kişi milli sporcu değildir. Ulukan ve Özdemir’in çalışmasının Türker’in çalışmasından temel farkı, çalışma kapsamına daha önce okçuluk yapmış olan sporcuları da dahil etmeleridir. Çalışma sonucunda, okçuların dikkatlerini odaklamak için harcadıkları sürelerin yüksek olmasına rağmen bunun performans üzerinde olumlu bir etkisi olduğu sonucuna varılmıştır. Okçuların dikkat ve performans düzeyleri arasında düşük yönde pozitif bir ilişki olduğu tespit edilmiştir. Dal (2015), okçuluğa yeni başlayan 10-11 yaş grubundaki 60 gönüllüyü çalışma kapsamına dahil etmiştir. Gönüllülere haftada 2 gün 1.5 saat olmak üzere 12 hafta eğitim verilmiştir. Okçuluk sporunun, 10-11 yaş grubu çocukların koordinasyon, muhakeme yeteneği, dikkat, tepki hızı gibi bilişsel ve psikomotor becerilerinin gelişiminde olumlu yönde katkı sağlayacağı sonucuna varılmıştır. Son olarak, Tekin (2018) çalışma kapsamına 400 gönüllü sporcuyu dahil etmiştir. Ulukan ve ve Özdemir çalışma sonuçlarına benzer olarak, sporcuların dikkat düzeylerinin performans düzeylerini olumlu yönde etkilediği anlaşılmıştır. Okçuların dikkatini odaklamak için harcadıkları zaman fazla olmasına rağmen, bunun performansa yansımasının olumlu yönde olduğu sonucuna ulaşılmıştır.
Sonuç olarak, bahsedilen çalışmaların tamamında okçuluk sporunun dikkat ve konsantrasyonu arttırdığı sonucuna ulaşılırken, aynı şekilde dikkat seviyesinin artmasıyla da okçuların performanslarında artış görülmüştür. Bu bağlamda karşılıklı bir etkinin olduğunu söyleyebiliriz.
KAYNAKÇA
Dal, N., 2015. El Tercihi Belirlenen 10-11 Yaş Grubu Çocukların Okçuluk Öğretiminde Psikomotor ve Bilişsel Yeteneklerinin Okçuluk Performansı ile Arasındaki İlişki. Doktora Tezi. Manisa: Celal Bayar Üniversitesi.
Tekin, M., 2018. Okçuların İmgeleme Becerileri ile Dikkat ve Performans Düzeyleri Arasındaki İlişkinin İncelenmesi. Yüksek Lisans Tezi. Aydın: Aydın Adnan Menderes Üniversitesi.
Türker, Ü., 2020. Olimpik Okçuluk ve Gelişim Psikolojisi Açısından İncelenmesi. Anatolia Sport Research, 1(1), 5-24.
Türker, Ü., 2022. Temel Okçuluk Eğitiminin Dikkat ve Konsantrasyon Yetisine Etkisi. Gümüşhane Üniversitesi Sağlık Bilimleri Dergisi, 11(4), 1491-1506.
Ulukan, M., Özdemir, N., 2021. Okçularda Dikkat ve Performansın İncelemesi. Tarih Okulu Dergisi (TOD), 54, 3637-3657.
コメント